Yassah Gardaşım

Bu günlerde de işi gücü olmayan tipler çıkıp yasak kuşak koyuyorlar etrafa. Olayın son ilgilisi de İzmir\’de kep giyme ve mezuniyet törenlerine yasak başlıklı bu haber. Yazı sanki ucubelerle dolu sanal bir dünyadan çıkagelmiş durumda. Amcamın teki buna bir güzel yorum yapmış ki aklınız şaşar:

Çok doğru bir karar. Hatta ben gelecek yıldan itibaren, mezuniyetlerde kalpak ve türban giyilmesini teklif ediyorum.

\”Herkes layık olduğu şekilde yaşar\”

Sormadan edemiyorum..: Biz şimdi buna mı layığız? Bence kesinlikle HAYIR!

Aynı tip sonra dayanamayarak şunu da eklemiş:

Hay Allah; Devlet büyüklerimizin çocukları Avrupa\’larda, Amerika\’larda hiç de bizim kültür ve ananelerimize uygun olmayan bir şekilde mezun oluyorlar. Bence oralarda da kep giymeyi yasaklamak için herekete geçmeliyiz.

Merak ettim şimdi, Emin ÇÖLAŞAN bu konuyu irdelese bir acaba neler yazardı?.. Hoş ona kalmadan başka ilginç yorumlar da mevcut. Şöyle ki:

Türk kültüründe neler olduğunu biliyorlar mı? Türk kültüründe kara çarşaflar içinde dolaşmak, karşı cinsi öcü gibi göstermek, kadınlara dayak atabilirsiniz demek, kafalarınızı örtmezseniz hedefimize ulaşamayız diyenler de yok. Kep töreni kime ne zarar vermiş ki? İsterseniz türban takma töreni düzenleyim mezuniyetlerde ne dersiniz? Oynanan oyunlara dikkat edelim. (bu biraz abartı olmuş, kabul ediyorum)

Mezun olunca kep fırlatan daha az mı müslüman oluyor? Nasil bir zihniyet bu? Elinizde olsa sarık fırlatırsınız ama yemiyor işte.

Size ne arkadaşım kardeşim kaymakamım. İsteyen istediği gibi kutlama yapar. Törene katılmayanı mezun etmiyorlar mı ki? Tek sebep olarak parayı gösterseniz neyse diyeceğim de; yok papazmış, yok kültürmüş falan örtmüyor bunlar niyeti. Ananızı da alıp gitmenizi isterdim ama, terbiyem müsade etmiyor.

– Abi ota boka ananelerimize babanelerimize uymuyor bahanesi ile abuk sabuk yasak koymak…
– Ciddi olamazsın…
– Evet abi yasaklanmış.
– …

Bildiğim kadarıyla türk kültürü orta asya\’dan kaynağını alır. Atla yek vucut olmuş insanlar olarak bilinirdik. İşte buradan hareketle, bir an önce okul servislerinin kaldırılıp yerine çocukların atla okullarına gitmesi sağlanmalı. Çocuklar ancak bu yolla kültürümüze sahip çıkabilirler. Sonrasında atılacak adım ise okul binalarının bir an evvel yıkılarak yazın serin yerlerde, kışın nisbeten sıcak yerlerde okul adı altında otağlar kurulmasıdır. Beden eğitimi derslerinde binicilik çalışmalarına ağırlık verilmesi de başarıyı beraberinde getirecektir. Gereğinin yapılmasını bilgilerinize arz ederim.

Mezuniyet törenleri de haremlik selamlık yapılsın, hatta ilköğretim mezuniyet törenleri velilerden ekstra masraf çıkmasın diye toplu sünnet şenlikleriyle desteklensin. Kafalara kafayı takmak derdinden kurtulunsa sanki ortalıkta konuşacak pek bir şey kalmayacak gibi. On küsür sene \”adam olucaz\” diye dirsek çürütüp öğrencilik emeğinin karşılığını kutlamak istiyorsun. Bunu da gayet masumane bir şekilde, herhangi bir amaç gütmeden evrensel bir giysiye bürünerek yapıyorsun. Olay bundan ibaret. Dili yabancı kelimelerden temizlemek gibi, onyıllardır kullanılan artık dille bütünleşmiş kelimeler yerine ne yazık ki* benimsenemeyecek kelimeler uydurmak gibi beyhude bir çabadır bu. Konuşacak bir şey yok, ben zamanında kepimi cüppemi giydim, kiralanıyordu bizim zamanımızda şükür, birkaç saat giydik, sonra verdiğimiz parayı kuruşuna kadar aynen aldık. Yemek, parti, vs konusu da gitmek isteyen/imkanı olan gider, istemeyen/imkanı olmayan gitmez. İlla ki bu insanları okutan aileleri bir miktar ayırmıştır çocuklarının bu günlerini görmek için. Sözüm bilmemkaç çocuk zıçıp onları saldım çayıra mevlam kayıra mantığıyla yetiştirenlerden dışarı. Kep giyen insanlar çocuk yaşta değildirler artık; dolayısıyla diplomaları gibi keplerine cüppelerine de sahip çıkmalıdırlar. Benim zamanımda olsa çıkardım. İlk öğretimdeki kep cüppe törenleri oldukça anlamsızdır, evet. İsteyen giyer, istemeyen giymez, hatta törene de gelmez, herkesin paşa gönlü bilir. Ama özgürlük savunurken \”genel istek\” kisvesi altında \”özele\” hitap etmek çelişkidir. Yasağın amacının da farkındayız, okunacak satır arası bile bırakılmamış!

Leave a Comment