Monthly Archives: June 2006 - Page 2

Haydar Dümen Special (19)

Soru: 19 yaşında bir genç kızım. Regl halindeyken erkek arkadaşım ağız yoluyla içime boşaldı. Bir sorun olur mu? Örneğin hamilelik gibi merak ediyorum.

Yanıt: Sevgili okurum, insanlar kendilerini ifade ederlerken düşüncelerini kağıda geçiriyorlar ama olayın gerçek sözcüklerini bulmakta zorlandıklarından yada buna gerek duymadıklarından nasıl olsa, karşı taraf anlar diye birkaç kelime yazıp gönderiyorlar. Ben bu bilmeceyi şöyle çözdüm. Ağız yoluyla boşalmayı meslek hayatımda ilk kez duyuyorum. Sanıyorum arkadaşın vajinanın girişine boşaldı. Ağız dediğin yer orası olmalı! Regl halindeyken olmuş bu olay, bu nedenle gebelik söz konusu değil, ama bir başka şey söz konusu. Artık 19 yaşındaki bir genç kız, anne adayı olduğunda bu konularda bilgileri en azından okulda öğrenmeli, bu öğretilenler halkın anladığı anlamda seks değil, ama genç kızlarımız regl kanının ne olduğunu, ayda bir niçin kanadıklarını, doğanın buna neden gerek gördüğünü bilirlerse, kendilerine annelik kavramına saygıları artar, böylece yaratılışa da. Öte yandan hangi zamanda ve şartlarda gebe kalınabileceği de bırakın cinsel eğitim derslerini, biyoloji derslerinden erkeğe de kıza da öğretilebilir. Bu sözcüğümü de geri alıyorum, birkaç kelimeyle söylenebilir. Genç kızlar, gebelik riski olan günleri bilirlerse, hem sosyal yaşamlarından hem de evlilikte bir ilişki, bir gebelik gibi formülün korkusundan kurtulurlar. Öyle ya genç kız evlenmiş, aynı ay gebe kalmış, dokuz ay sonra çocuğu kucağına almış, anne oldu ama evliliğin öteki oluşum koşulları nerede? Bu öğretiler doğacak çocuğun sağlığı, kadının ruhunun, etinin kemiğinin korunmasına kadar geniş bir yelpaze içinde yer alır. Kimse fazla bir şey bilmiyor ama kimse de sizlere ne aileniz, ne eğitiminiz hiçbir şey öğretmiyor. Olan sizlere oluyor.

Haydar Dümen Special (18)

Soru: Merhaba Haydar hocam. Ben 20 yaşında bir gencim. Güzel bir kızı seviyorum. Kız 17 yaşında ama iki yıl önce ailevi sorunlar yüzünden gizlice iman nikahı ile evlenmiş ve cinsel ilişkiye girmişler. Bir müddet sonra kavga edip ayrılmışlar. Ben de onu çok seviyorum. Zaten beni ilgilendiren içi, dışı değil. Zaten bu da nikahla yapılmış. \”Kızlık zarı bozulmuşsa kan gelmez\” deniyor. Gerdek gecesi de ailem kanlı çarşaf isteyecektir. Annemin üzülmesini istemem. Gerdek gecesi kan gelmeyeceğine göre ne yapmalıyım? Lütfen bir yol gösterin. Düğünden önce bir tüp kan alıp gece çarşafa dökmek geliyor aklıma. Fikrim güzelse ne kadar ve neresine dökmeliyim?

Yanıt: Değerli okurum, her nedense güvercin kanı bu konuda çok konuşulur. Ama hep tavuklar kurban edilir. Kan da genellikle pıhtılaşır. Bazı çiftler kendi bedenlerini keserek kan elde ederler. Kül yutmayan ailelerde ertesi gün kadını bir bahaneyle hamama götürürler, kız olanların farkında değildir. Erkekte de benzer el, ayak kesikleri var mı dikkat edilir (bunlar benim yaşamış ve tanık olduğum olaylar). İş bununla da kalmaz. Cinin cini aileler kanın rengini iyi bilirler. O kan biraz sulanmış, biraz saydamlaşmış pembeye çalan bir renktir. Kanlı çarşafı ben göreceğim diyen babaları biliyorum. Çünkü kararı baba verecek. Fikrine gelince; fikir güzel ama uygulaması zor. Aklıma bir akıl hastası fıkrası geldi. Bir akıl hastası arkadaşına bir roman yazdığını söylüyor. Koynundan çıkarıp romanı veriyor. Arkadaşı iki-üç gün okuduktan sonra \”romanın iyi ama, kişiler çok, konu yok\” diyor. Hangisi haklı, danışmak için başhekimin odasına gidiyorlar. Başhekim \”şu romanı ben de göreyim\” diyor. Adam giysinin altından çıkarınca başhekim koltuğundan fırlıyor \”hay allah kahretsin 15 gündür telefon rehberimi arıyordum\” diyor. Değerli okurum, senin fikrinde de kan var da pratiği zor. O kan pıhtılaşabilir, sevgili eşinin neresine dökeceğini müsaade et de ben söylemeyeyim. Ama başına, göğsüne, göbeğine! filan dökme. En uygun belden aşağısıdır. Hadi gerisini bana söyletme. Nereye dökersen dök.

Haydar Dümen Special (17)

Soru: Sevgili Haydar Dümen, ben 18 yaşındayım. 22 yaşında bir kız arkadaşım var. Bir senedir çıkıyoruz ve ilişkiye giriyoruz. Ancak kız arkadaşım hiç korunmuyor. Birkaç kere korunması için zorladım ama korunmak istemiyor. Anlamadığım şu: Haftada üç-dört kez ilişkiye girmemize rağmen hamile falan kalmıyor. Ben de bu sefer kendimden şüphelenmeye başladım. İçimde bir korku var. Acaba ben kısır mıyım? Çünkü televizyon ve gazetelerde görüyorum. Bir kere ilişkiye giriyorlar ve kız hamile kalıyor. Acaba bende mi bir sorun var? Kısır olup olmadığımı nasıl öğrenebilirim? Beni aydınlatırsanız çok sevinirim. Saygılar.

Yanıt: Sevgili yavrum, Türkiye bugünlerde bayağı bu konularda yol almış durumda. Ekonomi, sanayi, ihracat, IMF sanki biraz olumsuzluk sinyalleri veriyor gibi ama cinsellikte tam tersi. Süper gelişim sinyalleri alıyoruz. Zaten böyledir. Türk milleti olarak olumsuzluklarda en başı tutarız. Bakıyorum da 15-18 yaş arası gençler şakır şakır faaliyetteler. Bir açıdan göz yumalım ama bir başka açı da kızların gebe kalması ve istenmeyen bir çocuğun doğması. Kız arkadaşının gebe kalmaması senin şansın. Yani gebe kalsaydı da dokuz ay sonra kucağına çocuk mu verseydi? Sen de 18 yaşında bir baba olarak oğlunla parkta oyun oynamaya giderdin. Sen de bir bakıma çocuksun. Oğlun salıncakta sallanırken sen de topa bir iki tekme atardın. Hadi bunlar bir yana oğlun da senin gibi hızlı çıkıp 18 yaşında evlenmeye kalkarsa kız istemeye gittinizde sen 36 yaşında olacaksın. 36 yaş birçok genç kızın favori yaşıdır. Kapıdan içeriye girdiğinizde kız ilk defa sizi gördüğünde şöyle bir bakıp içinden sizin için \”İnşallah beni isteyecek adam budur\” diye düşünebilir. İşte o zaman oyun kağıtları karışır. Kupa asını bulmak her zaman kolay değildir. Değerli okurum, otur oturduğun yerde. Başına bir devlet kuşu konmuş. Onu kaçırma. Evlendiğinden 25-30 yaşına geldiğinde gider bir sperm sayımı yaptırırsın.

Haydar Dümen Special (16)

Soru: Sevgili Haydar abi. Biz ortaokul son sınıf öğrencisi beş kızız. Bizi bu konularda bilinçlendirdiğiniz için teşekkür ederiz. Bir şey sormak istiyoruz size. Bir erkeğin penisinin uzunluğunun ayakkabı numarasının yarısıyla eşdeğer olduğu söylentileri var. Bu doğru mudur?

Yanıt: Sevgili kızlarım. Mektubunuzu okurken bir hayli güldüm. Önce olayı biraz karikatürize edelim. Diyelim ki eve kız istemeye bir damat geldi. Çıkardığı ayakkabıları ona çaktırmadan biri ayakkabı numarasına baktı. Genellikle bu numarayı gören eyvah diyecektir. Çünkü erkek ayakkabıların en küçüğü 40 numara. 45 ise ne yapacağız. Belki siz ayakkabı numarasını değil ayağın boyunu soruyor ya da düşünüyor olabilirsiniz. Bir biçimde ayaklarına çaktırmadan baktığınız eh olsa olsa olsa 20 cm. O zamanda vah vah mı diyeceksiniz? Değerli okurum ve değerli okurlarım. Eller gitti aya biz hala yaya. Benim duyduğum daha niceleri var. Erkeklerde burun kadınlarda ağız ölçülerinin neyi anımsattığı ya da neye eşdeğer olduğu, erkeklerdeki ellerin ve parmaklarının uzunluğu neye uyduğu. Cinselliğin akıllarda neredeyse her şeyi belirli bir şey anımsatması hepimizin farkında olmadan cinsellik denizde kulaç attığımızı gösteriyor. Sevgili kızlarımız ortaokul son sınıftasınız. Daha önünüzde uzun yıllarınız var. Bu tür işlerle uğraşmayın.

Haydar Dümen Special (15)

Soru: Merhaba Haydar bey. Altı çocuk babası bir erkeğim. Eşimle haftada dört defa ilişkiye girmemize rağmen ben bir türlü doymuyorum. İçim içime sığmıyor. Her gün, her an, her saniye ilişkiye girmek istiyorum. Ama eşimde böyle bir istek yok. Ona kalsa ayda bir ya da iki defa olur. Eşimi çok seviyorum ama beni tatmin edemediği için dışarı çıkmaya mecbur kalıyorum. Onun bunu anlayıp benden nefret etmesinden de çok korkuyorum. Ne olur bana yardımcı olun. Sizce ne yapmalıyım? Rumuz: Aman hoca.

Yanıt: Değerli okurum, eşini seviyorum. Nasıl ki sevmem ki, altı çocuk doğurmuş, altı kere anne. Bir anne bile sevilir, anne olmak ne güzel, kutsal bir duygudur. Bu durumda ben eşini 6 kere anne olarak sevdim. Ama sevgim bitmedi, artıyor. Hiç olmazsa ayda iki kere bile olsa sana \’Evet\’ diyor. Sana \”Adam, aklını başına topla. Oradan altı çocuk çıktı. Ben neler çektim. Duygularımı da kaybettim, fiziksel olarak da zarar gördüm. O çocukları ben büyütüyorum, yoruldum. Ama sen beni düşünmeden hâlâ bir jet pilotu gibi uçuş derdindesin. Allah sana çok güçlü bir motor vermiş, o da bana rastlamış. Ama bir gün o motorun benzininin tükenebileceğini hesap et. Akıl var, yakın var\” dese. Değerli okurum, ben kadının bu mantığından da yanayım ve bu bakımdan da onu sevdim. Ama sana asla kızmıyorum. Belki de hafiften kıskanıyorum. Neden? Çünkü her erkek senin gibi olmak ister. Sakın azıp şımarma. İnsanların ölçüleri vardır. Haftada bir-iki senin yaşın için idealdir. Kadını zorlama. Dışarıdaki kadınların hepsi risk faktörüdür. Bu risk eve de taşınabileceği için, bu yazıyı okuyan bütün erkeklerin içini de gıcıklandığından onları da biraz teşvik ettiğinden hepinize \’Bir kuyudan ne kadar çok su çekersen ya da hiç su çekmezsen, kuyu kurur. Kuyunuz kurumasın, suyunuz bereketli olsun, ama huyunuz da berrak olsun lütfen. \’Aile mutluluğunuzu bulandırmayın\’ diyorum. O su bulanırsa ürolog ürolog koşarsınız.

Haydar Dümen Special (14)

Soru: 28 yaşındayım ve beş ay önce kendimi hazır hissettiğim dönemde erkek arkadaşımla birlikte oldum. Onu seviyorum, cinsellikten zevk alıyorum ama orgazm olamıyorum. Nedeni ise tam doruğa ulaştığımda çığlık seslerim beni frenliyor. Erkek arkadaşım bundan rahatsız oluyor. Ancak ben bu sese engel olamıyorum. Bu güzellikten mahrum kalmak istemiyorum. Ne yapmam gerekiyor? Bana bu konuda bir çıkış yolu gösterirseniz çok sevinirim.

Yanıt: Değerli okurum, orgazm heyecanı kişiden kişiye farklıdır. Bir parça hareket, canlılık, ses ya da titreme olmasında yarar var. Çünkü bunlar erkeği motive eder. Bu tıpkı cep telefonunun titreşim yaparak sahibine \”Ben çalışıyorum. Her şey yolunda\” uyarısı yapması gibi. Ancak sizdeki gürültü sanırım tavan aşımı gibi, dorukları zorladığından belki de eşiniz bundan rahatsız olabilir. Öyle ya komşuların duymasını istemeyebilir. Benim çok aydın, zeki, olgun ve eğitimli bir vajinusmus hastam vardı. İki yıldır birleşme sağlanmamıştı. Sık sık duyurduğum gibi vajinusmus olaylarını ben tek seansta yüzde 100 bitiriyorum. Bunda narkoz yok, dokunma yok, muayene yok, ev ödevleri vermek yok. Yukarıda sözünü ettiğim çiftin muayenehanede olayını çözümlediğimizde kadın yanımıza geldi. \”Hocam şimdi beni üst kattaki komşum beklesin\” dedi. Parmağını tavana doğru kaldırdı. \”Geliyorum komşu. Bak ben sana neler yapacağım\” diye konuştu. Memleketi İzmir\’e esprili bir gönderme yaptı. Meğerse üst komşusu her gece cinsel birleşme yaptıklarında bunlar aşağıda hissediyorlarmış. Kimbilir onlar da mı sesliydi. Oysa karyola mı ritmik sesler çıkarıyordu bilemem. İki yıl cinsel birleşmeyi gerçekleştiremeyen kadını afakanlar basıyor. Onlar yapıyor ben niye yapamıyorum diye bir sinir küpüne dönmüş. Sanırım o da bir yöntem bularak üst kat komşusuyla yarışa girmiştir. Bana göre bizimkisi geçmiştir, yarışı kazanmıştır. Üsttekiler ne de olsa biraz yorulmuşdur. Değerli okurum. Çok gürültü yapma be yavrum. Adam hassas, dişlerinin arasına ya biraz yorgan al ya da önceden hazırladığın sargı bezini ısır. Ya da birleşmeden önce sakinleştirici ilaçlar al ki iyice gevşe. Ne kadar gevşesen de sen ses veren türden kadınlardansın. Doktorca fena bir şey değil ama kocanı ya kendi kulvarına çekeceksin ya da sen onun kulvarına geçeceksin. Şimdilik arasındaki çizgide koşmaya devam edin. Biraz senden, biraz ondan.

Haydar Dümen Special (13)

Soru: Merhaba Haydar Bey. Pazarlamacı olarak çalışan biriyim. Nişanlımla bu yaz evleniyoruz. Ancak şu ana kadar tam bir birlikteliğimiz olmadı. Ancak sevişmelerimizde nişanlım orgazm oluyor. Boşalmayla orgazm olmayan bir kadın için farklı şeyler olduğunu söylüyor. Orgazm veya boşalma aynı şeyler midir? Orgazmda katı meni gelir mi? Bir sevişmemizde biraz ileri gittik ve nişanlımdan kan geldi ama penis tam içeriye girmedi. Kızlık zarı yırtılmış mıdır? Cevabınız için çok teşekkür ederim.

Yanıt: Sevgili okurum, kadınların orgazm süresi birbirinden farklıdır. Kimisi uçar gibi olur kimisi taş gibi kasılır kalır. Kimi haykırır kimi de elinde olmadan ağlar. Ama tümünün bir ortak yanı vardır. Erkeklerde olduğu gibi kadınlarda meni türü gibi bir madde dışarı akmaz. Ayrıca niçin aksın ki? Erkekte ve kadında cinsellik çiftlerin birleşmeyi sağlayarak üremeye doğanın kurduğu bir tuzaktır. Doğa sanki: Tahtakale tezgâhtarları gibi bakın ne güzel mallarımız var, gelin, gelin der gibi allı güllü renkler ve zevkler sunar çiftlerin önüne. Amaç soyların sürmesidir. Bu yönden derin saygınlık içerir. Zaten arıların, böceklerin, çiçeklerin de yaptığı aynı şeydir. Koku ve renkleriyle arıyı çağırır. Ona ödül olarak bir miktar bal özü de verir. Aptal arı alacağını almıştır ama farkında olmadan çiçek soyunun devamını da sağlamıştır. Erkekte akan meni sırf bu amaca yönelik. Tohumu içeriye bırakmak için akar. Kadın ise o tohumu kapmak için içeride rahmin üzerinde döllenme borusunda yumurtayı hazır bekletir. Mucize orada gerçekleşir. Bu nedenle kadında orgazm sırasında erkekteki bir sıvı aksaydı peki döllenme nerede olacaktı? Çarşaf üzerinde mi? Battaniye kıvrımlarının arasında mı? Birazcık yaratılışımızın hakkında hayvanlara, doğaya insanlara baksanız her şeyi en iyi biçimde öğrenirsiniz. Arkadaşının kızlık zarı yırtılmış. Sonraki birleşmede kanama olabilir de olmayabilir de.

Haydar Dümen Special (12)

Soru: Haydar Bey ben 19 yaşında bir gencim. Yazılarınızı devamlı takip ediyorum. Ben de sekse karşı aşırı bir ilgi var. Bu yüzden bunalımdayım. Öğretmenlik okuyorum. Acaba bu öğretmenlik hayatımı etkiler mi, çünkü bu sorun beni derslerimden soğutuyor. Bulunduğum ortamdan dolayı hep kızlarla iç içeyim. En samimi kız arkadaşıma karşı bile cinsel istek duyuyorum. Bir gün aynı evde kalırken onu yemek yaptığı sırada taciz ettim. O andan sonra bütün arkadaşlarım benimle ilişkisini kesti. Arkadaşsız kaldım, sosyal bir bunalım içindeyim. İnanın ki isteyerek yapmamıştım, kendime hakim olamadım. Lütfen bana yardımcı olun. Şimdiden çok teşekkür ederim.

Yanıt: Sevgili okurum, önce kız arkadaşın geveze biriymiş. Biraz kendi gururunu tamir etmek için biraz da sen onun adını çıkarırsın diye o senden önce davranmış. Senin adını yaymış. Sen de herkese ilgi duyduğundan beyninde hayali harem kurmuşsun. Ama bunlardan bir tanesini baş kadın seçmek zorundasın. Yani bir sevgiliyi. Bu böyle olursa sen de, sevgin de, ilişkin de saygınlık kazanır. Öbür türlü hem güven vermezsin hem bir üzüm bağına girdiğinde her üzüm salkımından biraz salkım koparmak gibi açgözlü bir imaj senin kimliğini zedeler. Bana göre de biraz aç gözlüsün. Bu durumunu eğitmezsen ve disipline etmezsen evlendiğinde karının çekeceği var. Tabii ki mutluluğun bozulacak. Hadi yavrum derslerine iyi çalış.

Haydar Dümen Special (11)

Soru: Sayın hocam, ben 25 yaşında, bir yıllık evli bir erkeğim. Bir yıl içinde karımdan çekindiğimden dolayı onunla yalnız birkaç kez ilişkiye girebildim. Ondan çekinmem yüzünden istediğim pozisyonlara giremiyorum. Karım bana artık çok soğuk davranıyor. İlişkimizi daha heyecanlı ve çekici hale getirmek için ne yapmalıyım? Tavsiyelerinizi bekliyorum. Şimdiden teşekkürler! Rumuz: Fiko

Yanıt: Sevgili okurum. Karısından çekinen bir erkek! Nasıl bir şey anlamıyorum. Yani utanıyor musun? Bu işi başaramam diye korkuyor musun? Yoksa aslında karını pek beğenmiyorsun ve sevmiyorsun da bu duygulara bir kılıf mı bulmaya çalışıyorsun? Yeni evli erkek senede 3-4 kere cinsel ilişkide bulunmuşsa elbette kadın hep soğuyacak ve kızacaktır. O içinden \’O zaman benimle niye evlendin?\’ diye soruyordur. Aynı soruyu ben de soruyorum. Niye evlendin? Çünkü evlilik evcilik oyunu değildir. İlişkinizi daha heyecanlı hale getirmen için oku, öğren, bazı fantezileri keşfet ama karın da aynı biçimde o fantezilere katılsın. Seni biraz heyecanlandırsın.

Haydar Dümen Special (10)

Soru: Merhaba, size bir sorum olacak. üç gün önce sözlümle seviştim. Üzerimde giysi yoktu. Onun üzerinde blucin vardı. Ben dayamayarak pantolonun cinsel organına yakın bir yere boşaldım. Sözlüm ve ben hamile kaldığından şüpheleniyoruz. İki günden beri de midesi bulanıyor. Cevabınızı bekliyorum.

Yanıt: Sevgili okurum. Pantolondan ya da bezlerden içeri geçebilecek bir spermi Tanrı henüz yaratmadı. Spermler Amerikalıların icat ettiği beton delen füzeler gibi bir şeyleri delip geçemiyor. Spermler kendilerine uygun vajina kanalında ve ondan sonra rahim içinde döllenme borularında asfalt yolda gider gibi kayar giderler. Bunun için hiç üzülmeyin. Eşin ne hamile kaldı bu durumlarda ne de hamile kalabilir.