Monthly Archives: January 2011 - Page 3

Ali Sami Yen

\"\"

Kezman \”Biz zaten o stadtan galip çıkabileceğimize inanmıyorduk.\”

Maldini: \”Kimse bana burda 25 bin kişinin olduğuna inandıramaz\”

P.Nouma: \”Bana hep Ali Sami Yen\’den bahsettiler\”

HAGİ: \”Bu seyirci ölüyü diriltir\’\’

TF1 Fransiz Tv: \”Paris Ali Samiyen cehenneminden nasıl cıkacak\”

Corriara Della Sport: \”Milan, Dikkat Et Orası Hala Cehennem\’

Davids: (Juve macından sonra): \”Bizde böyle taraftar olsa hiçbir takım karşımızda duramaz\”

Leeds\’li Futbolcular: \”Hello hell,We\’re Leeds United\”

Berliner Morgenpost: \”Futbolun sadece futbol olmadigini Ali Sami Yen Stadinda anladim\”

Collina: \”Bu cehennemi çok seviyorum\”

Almanlar: Hexenkessel (Cadı kazanı) , Höhle des Löwen (Aslanın Mağrası)

Tuttosport: \”Yine Cehenneme Gidiyoruz\”

La Gezetta: \”Şeytanın Evi\”

Basın toplantısında bir İngiliz gazeteci: \”BİR İNGİLİZİN İSTEYEBİLECEĞİ EN SON ŞEY ALİ SAMİ YEN\’DE MAÇ YAPMAKTIR\”

Harry Kewell: \”Buraya rakip takımın oyuncusu olarak ilk çıktığımda bize polisler eşlik ediyordu. Ben bunun saçma olduğunu her gördüğüm kişiye söylerdim. Açıkçası sami yen\’in beni korkutmayacağını düşünüyordum. Ve zamanı geldi sahaya çıktık. Saha meşaleden görünmüyordu ve emin olun ki cehennemin ortasındayken polis takviyesi bekledim. Gerçekten korkmuştum\”

Ucube

\"\"Harem marem yoktu…
Oraya topladıkları sülün gibi kızlar padişahlarımızın dünya ahret bacısıydı!

Şaka bir yana, ecdatmış haremmiş filan değildir sorun… Ahali bunlara oy verince, vezir,aynı ahali bunların beğenmediği diziyi seyredince, rezil… Budur.

Heykel de değildir sorun.

O heykeli diken kim?
AKP\’li belediye başkanı.
Sonra n\’aaptı o başkan?
CHP\’ye geçti.
CHP\’ye geçince n\’ooldu?

SİT\’tir oldu!

AKP\’liyken, anıt.
CHP\’ye geçince, ucube.

AKP\’li Bursa\’da alkışlanan Kusturica\’ya, CHP\’li Antalya\’da kusulması gibi!

(Detaya girersek… Ermeni açılımı, işin rengini değiştirdi, Kars\’ta MHP güçleniyor. Kars\’a vaat edilen lojistik köy projesinin Erzurum\’a kaydırılması ise, tuzu biberi oldu.Ermenistan\’a şirin görünmek için apar topar dikilen Barış Anıtı\’nın aniden ucube ilan edilmesi, o anıtın dikildiği alanın şehit kanlarıyla sulandığının hatırlanması, sit alanı hikâyesi, sebebi budur… Sanki Çanakkale şehit kanlarıyla sulanmadı ve sanki Çanakkale\’de anıt yok.)

Sanattan manattan anlamaz bunlar.
Kafalarını taktıkları yer başkadır.

Efes Pilsen mesela… Avrupa\’da kupa kazanan ilk Türk takımı oldu, anıtı dikildi. Göğeuzanan iki el üstünde yarısı kesilmiş basketbol topu figürüydü. \”Kadeh bu\” diye söküldü.

Sonra ne oldu?
Ders alıp, şerbet üretimine başlamadı… Spora tiyatroya müziğe sinemaya festivallere arkeolojiye destek olmaya, her sene 30 milyon dolar harcamaya devam etti.

E baktılar ders almıyor…
Hazır ahali padişah\’la ucube\’yle meşgulken, kaşla göz arasında yasakladılar. Biraüretimine devam edecek –şimdilik- ama, ismini kullanması yasak…

Bazı yalakalar akıl veriyor:
\”Ne olmuş canım, büyütmeyin, Efes Pilsen\’in Pilsen\’i atılır, Efes şehir ismidir, o şekildedevam edebilir.\”

Kardeşim!
Pilsen zaten şehir ismi.
Çek Cumhuriyeti\’nde.
Ordan gelir.

(İzmir\’in kardeş şehridir… Birayı Sümerler, kafayı İzmirliler bulmuştur lafı da, ordan gelir!)

Ve, hal böyleyken merak ediyor insan…
Hem CHP\’li, hem rakının hası.
Tekirdağspor da yasaklanacak mı?

Değilizm

\"\"Başbakanımız dün, ne olmadığımız konusunda üç görüşünü daha beyan etti:

Ülke haritasını farklı renklere boyama gayretinde değiliz, doğuya ayrı batıya ayrı konuşanlardan değiliz, ne şiş yansın ne kebap diyenlerden değiliz… Sonra, Şanzelize darbukacısı Balık Ayhan\’ı yanına çağırdı ve ne olmadığımız konusuna ilave yaptı: Fransız hükümeti değiliz.

Başka ne değiliz?

Açıklamıştı daha önce…

Uzlaşmaz değiliz.
Uzlaşmak zorunda değiliz.
Çark etmiş değiliz.

Statükocu değiliz.
Biz, eski biz değiliz.
Değişen biz değiliz.
Değişecek değiliz.

Ödün verecek değiliz.
Taviz verecek değiliz.
AB yolundan dönecek değiliz.
Dönülmez yolda değiliz.

Kimsenin yatak odasında değiliz.
Henüz o safhada değiliz.
Dayanacak durumda değiliz.

Kadınlarla erkekler eşit değiliz.
Alışık değiliz.

Krizler ülkesi değiliz.
Rahat değiliz.

Omurgasız değiliz.
Sünepe değiliz.
Türkiye\’nin tamamı değiliz.

İnsanları ak veya kara diye ayıranlardan değiliz.
Muhatabı değiliz.

Alkış peşinde değiliz.
İkbal peşinde değiliz.
Bırakacak değiliz.

Sağır değiliz.
Anlamış değiliz.

Hesap sorma makamı değiliz.
Hesap verecek değiliz.

Kabile devleti değiliz.
Sorumlusu biz değiliz.

Din devleti değiliz.
Aceleci değiliz.

Uysal koyun değiliz.
Ülkeye yayabilmiş değiliz.

Milletin efendisi değiliz.
Henüz arzu ettiğimiz neticeyi alabilmiş değiliz.

Fenerbahçe\’nin oynadığı futboldan memnun değiliz…
Seyirci değiliz.

Sağ parti değiliz.
Sol parti değiliz.
İlkesiz değiliz.

Dışa bağımlı değiliz.
Kimseden izin alacak değiliz.
Fiyat belirleyici değiliz.
Her şeyi kendimiz yapacak değiliz.

Tahammül noktasında değiliz.
Pabuç bırakanlardan değiliz.
Üfürenlerden değiliz.
İsrail\’le küs değiliz.

Aktör değiliz.
Sihirbaz değiliz.
Sizden öğrenecek değiliz.
Bilmeyenlerden değiliz.

Peki neyiz?

Caniler serbest…
Halay çekiliyor.
Proflar, gazeteciler içerde…
Çıt çıkmıyor.

Sanırım, masum değiliz.
Hiçbirimiz.

Kanuni

\"\"Hukuk hakkında ahkâm kesmek için, hukuktan önce aritmetikten bahsetmek gerekiyor sanırım.

Ortalama insan, ortalama hızla okuduğunda, okuduğunun yüzde 60\’ı aklında kalır…Anlamayı, akılda tutmayı boşverip, sadece okursa, dakikada 120 kelime okur.

1 milyon
346 bin 857
1 milyon 346 bin 858
1 milyon 346 bin 859 gibi, kelime okumak yerine, çok haneli sayı saymaya başladığında, hızı yarı yarıya azalır… Dakikada ortalama 60\’a düşer.

Yani?

Yargıtay\’da bekleyen 1 milyon 800 bin dosya var. Bırak içini açıp okumayı, o dosyaları tek tek saymaya kalksan bile, günde 8 saatten, hafta sonu tatilleri hariç…
3 ay tutuyor!

Çünkü…
10 kişiden 1\’i mahkemelik.

Türkiye\’de herkes birbirini \”Seni mahkemelerde sürüm sürüm süründüreceğim\” diye tehdit ediyor… Sonra herkes merak ediyor, bu mahkemelerde niye bu kadar dava birikiyor?

Memleketi satıyorlar, gıkın çıkmıyor, tarlana alt tarafı inek giriyor, bütün köye dava açıyorsun emmioğlu!

Bayramda herkes birbirinin elini öpüyor, kucaklaşıyor, baba bi ölüyor, iki tane kıytırık halı için bütün sülale mahkemelik…
Ev mev kaldıysa, miras davası, kan davasına dönüyor.

\”Bunak bu\” diye anasını dava eden evlat mı ararsın, \”Üç aylığımı çaldı\” diye evladına dava açan baba mı… Kayınçoyla kaçan yenge, baldızı düdükleyen enişte, gerdekten önce takılarla araziye uyan gelin, karanlıktı fark etmedim ayaklarıyla kayınvalideye takan damat meselesine hiç girmeyeyim… \”Aile\” ansiklopedisi yazmaya kalksan, 700 bin cilt çıkar Yargıtay\’dan.

Klima aldım soğutmuyor, Yargıtay\’a… Soba aldım ısıtmıyor, Yargıtay\’a… Vay efendim tampon çizildi, doooğru Yargıtay\’a… Sanırsın kaportacıdır Hasan Gerçeker.

Kalorifer az yandı çok yandı dalgasına, bütün apartman birbirini dava ediyor. Şahitlik yapan kapıcıyı işten attılar, Yargıtay\’a gitti. Geçenlerde apartman yöneticisi komşuları vurdu mesela, ölenler mezarlık, kalanlar Yargıtay\’lık…

Borcunu ödemedi bu adi herif, Yargıtay\’a… Ödedim ben o şerefsize, Yargıtay\’a.

Banka kredi kartı veriyor, herkes alıyor, kredi kartı için üç lira kesiliyor, bütün mudiler bankaya dava açıyor, banka bütün mudilere dava açıyor, hadi bakalım Yargıtay\’a.

Adam çocuk peydahlıyor kadından, sonra salağa yatıyor, matizdim hatırlamıyorum diyor, çocuğun babasının kim olduğunu Yargıtay\’a soruyorlar. Nafaka desen, kafadan Yargıtay\’a.

Bu memlekette, erkekken kadın olmak için cihazı kestirmen bile yetmiyor abi…Kestirmeden önce dava açıp, kazanman gerekiyor. Kazandın kazandın… Kazanamadın, Yargıtay\’a intikal ediyor. Yok eğer, dava açmadan kestirdiysen, bu sefer dava açıp \”delil\”i göstermen gerekiyor. \”Delil\”i sakladın sakladın… Saklamadın, Yargıtay\’a intikal ediyor. Yok eğer, kadınken erkek olmak istiyorsan, zaten Yargıtay\’a intikal ediyor.

Beş kişinin gırtlağını kesip \”Bi saniye izah edeyim hâkim bey\” diyen adamı biliyorum ben… Katil bu kadar yüzsüz olunca, izah bi saniye sürüyor ama, dava 20 sene!

Bakın, 188 kişiyi domuz bağıyla katledip, oturma odasına gömenlerin avukatı televizyona çıktı, \”Velev ki, suçlu bile olsalar, mağdurdurlar\” dedi. Bu pişkinlikle dava biter mi arkadaş…

İşadamına dava açıyorlar, 78 milyar dolarlık… Hâkim alıyor, ayda 2 bin lira maaş… Hâkimin psikolojini düzeltip dosyaya hâkim olması zaten 6 ay sürüyor.

Gak dedi, hakaret davası, guk dedi, manevi tazminat davası.
İmam-cemaat misali… Bu ahalinin başbakanı, dünyanın en çok dava açan başbakanı.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti\’nin Milli Kütüphanesi\’nde sadece 1 milyon 200 bin kitap var, en kalını bin sayfa… Yargıtay\’da 1 milyon 800 bin dosya var; bazıları 55 bin sayfa!

Uzatmayayım.
Beş dakka durun da…
Yargıtay nefes alsın birader.

NOT: Diyebilirsiniz ki, başlıktaki \”Kanuni\” yazının içinde yok… Başlığa \”kanun\” yazsam, dangozlar okumaz. Belki Muhteşem Süleyman\’ı yazdığımı sanıp, okurlar diye öyle yazdım. Allah bilir, tüketiciyi kandırıyor diye bi dava da bana patlatırlar şimdi.

ODTÜ

\"\"\”En vahim gençlik hatası, gençliğini yaşamamaktır. Gençliğini yaşayamamış insanlar tarafından yönetiliyor Türkiye…
Gençleri anlamama sebepleri aslında bu\” diye yazmıştım.

Yalakalar zıpladı tabii.
Küfrettiler.
\”Kanıt göster\” dediler.

Bakın…
Dün gene dövdüler ODTÜ\’lüleri.
Ve dün \”kanıt\”ın yıldönümüydü.

Türk Talebe Birliği, yıllar önce aynı gün, hükümete ültimatom vermiş ve \”rock müziğin yasaklanmasını\” istemişti. Kendileri dinlemediği için, başkaları da dinlemesin istiyorlardı.

Nedir rock?
İstersen 70\’inde ol, gençtir.
İsyandır.
Sorunlarla ilgilidir, muhaliftir.

Anadolu\’da halk müziğinin harmanıdır, Erkin Koray\’dır, Cem Karaca\’dır, Barış Manço, FikretKızılok, Edip Akbayram, Ersen, Kazım Koyuncu\’dur, Moğollar, Dadaşlar, Kurtalan Ekspres, Bulutsuzluk Özlemi\’dir… Toroslar gibi serttir rock, yürektir aynı zamanda, Tendürek\’tir.

Dolmabahçe\’de karşına oturtup…
Vaaz veremezsin onlara.

Peki, Türk Talebe Birliği\’nin üyeleri kimdir? Başbakan Tayyip Erdoğan, CumhurbaşkanıAbdullah Gül, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, açılımdan sorumlu İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, millieğitim bakanlığı da yapan AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik.

Rock\’ı yasaklamak isteyen zihniyetin kültür müdürüydü, Başbakanımız.

Peki, başkent Ankara\’da geleneksel olarak rock festivali bi tek nerede yapılır?
ODTÜ\’de!

Dinlemiyor ki… Anlasın.
Susturamadı, dövdürüyor.

\”Mesele, sağ-sol meselesi değildir, gençliğini yaşayamamış insanlar tarafından yönetiliyorTürkiye\” derken, bunu kastediyordum…
Zaten aslına bakarsanız, metalci selamı veren gençleri \”ülkücü\” diye içeri tıkma sebepleride buydu.