Kütahya’da deprem oldu, komple Ege sallandı, İstanbul, Ankara, Eskişehir, Konya, hatta Edirne bile hissetti. Çünkü… Her yere çok yakın, Türkiye’ye çok uzaktır Kütahya!
Garp’ın tam kalbinde olmasına rağmen, Şark muamelesi görür. Başına bi felaket gelmezse, zahmet edilip,haber bile yapılmaz. Zorlayın mesela hafızanızı… Siyanür ve depremden başka, son 10 senede bi
tane Kütahya haberi hatırlıyor musunuz?
Hatırlayamazsınız.
Zaten, bütün gün yapılan deprem yayınları da, Kütahya endişesi değildir aslında… İstanbul’u tetikler mi rezonans?
Onun derdindedir Bizans.
E fırsat bu fırsat…
Kameralar Kütahya’ya çevrilmişken, araya sokuşturuvereyim bari. Hani her depremden sonra enkaz altından mucizeler çıkar ya… Öyle bir mucize öyküsü yaşanmak üzere Kütahya’da.
Adı, Tavşanlı.
İlçe… Mütevazı.
Alt tarafı 60 bin nüfuslu. En eski adı, Harguş’tu. Osmanlıca, tavşan yani… Muhtemelen “siyanür çağı” öncesinde bol bol tavşan barındırıyordu! Tav-ı şanlı’dan geldiği de söylenir. Tav, harlı ateşte leblebi kavurmayayarayan tava benzeri aletin adı… Mantıksız değil. Leblebinin anavatanıdır. Pek bilinmez. Çorum bilinir. Halbuki, Çorum’a Tavşanlı’dan gitti. Çorum şehir olduğu için, şöhreti de Çorum kaptı. Ege’dedir ama, Akdeniz-Karadeniz iklim kuşaklarının tam ortasındadır. Dedim ya, her yere çok yakındır. Güzel yağmur alır. Bu güzellik sayesinde, neredeyse dünyanın hiçbir yerinde kalmamış olan piramidal karaçam ormanına sahiptir.
İş azdır, işsizlik fazladır. Gençlerin eğitim durumu ise, pek çok şehrimize basar.
Takımı var…
Linyitspor. Kömür İşletmeleri’nin. Renkleri, kırmızı siyah, şehitler ve kömür. İşin enteresan tarafı, Kütahya’nın tek profesyonel takımıdır. Stadı yok. Bir saat uzaktaki Dumlupınar’da oynar. İki taraftar grubu var. Murat Gazi, yetişkinlerin. Neşter, gençlerin. Hastasıyım Neşter’in… Esprili, yaratıcı. İnternet sitelerine “yabancı futbolcu denenecek, gelin idmanları seyredin” diye duyuru koydular, futbolcuları sıraladılar, Japon Mataramasuko, Senegalli De Ura, Nijeryalı Ge Bureye… Gazeteciler koştu. Halbuki, Neşter’in hergeleleri kafa yapmıştı, yerel lehçeyle isimler uydurmuş, “matarama su koy, taa orada, gel buraya” demişlerdi!
Teknik direktör, Mustafa Akçay. Trabzonlu. Hollanda eğitimli. Daha iyi şartlar mümkünken, sıfırdan başlamak isteyen, idealist spor adamı. Kadroda hiç yıldız yok. Çünkü, para yok. “İmece” usulü… En pahalı topçu, otomobil fiyatı. Tunçbilek tesislerinde kalıyorlar. Tavşanlı avuç içi kadar, sosyal hayat yok. 24 saat birlikte yaşıyorlar, aile gibi, bu sinerji sahaya yansıyor. Lakapları meteor. Sadece 4 sene önce amatördeydiler, 4 senede 3 lig atlayıp,
Bank Asya’ya meteor gibi düştüler.
Ve…
Bu küçücük ilçe, Türk futbolunda deprem yaratıp, mucize öyküsüyle, Süper Lig’e çıkmak üzere!
Tarihte örneği yok.
Play-off’a kaldılar. Pazartesi günü, Gaziantep Belediyespor’la yarı final oynayacaklar. Elerlerse, Ordu-Rize galibiyle finale çıkacaklar. Gaziantep’in nasıl olsa Süperlig’de takımı var. Ordu ve Rize desen, köklü camialar, bi başka sene illa ki çıkarlar…
Kalbim Tavşanlı’yla.
Paraları yok.
Arkalarında şehir yok.
Statları yok.
Ruh var.
Deprem dolayısıyla…
Kütahya’ya doluşan medyayı, hazır oradayken, elini taşın altına sokup, bu takımı haber yapmaya davet ediyorum.
Enkaz altından çıkmak üzere olan bu mucize için yürekten dua ediyorum.
0 Comments.