İktidarının sarsıldığını hissettikçe R. T. Erdoğan sertleşiyor. Sözlerini tartmıyor! Eline verilen, önüne yansıtılan metinlerin dışına çıkarak onulmaz gaflar yapıyor.
Tekel işçilerinin elli gündür ıstırapla sürdürdükleri direniÅŸe R. T. ErdoÄŸan efelenerek yaklaşıyor. PeÅŸin hükümle eylemcileri suçluyor. Tümden kaldırılması gereken 4C uygulamasından vazgeçmiyor! AKP hükümetinin 2004\’te çıkarttığı 4C uygulaması sanki tanrı buyruÄŸu! ILO standartlarına uymayan koÅŸullarının esnetilmesine bile yanaÅŸmıyor. Kazanılmış hakların çiÄŸnenmesini umursamıyor! Üstelik direniÅŸ ay sonunda bitirilmezse, balyozu vurmakla tehdit ediyor!.. Ama Tekel eyleminin kıvılcımları ateÅŸi yaktı bir kez! Belki emekçileri sınıf bilincinde birleÅŸtirecek! DireniÅŸin parolası emek, iÅŸareti genel grevdir!..
BaÅŸbakan\’ın bir AVM açılışında bakkallara sonlarının geldiÄŸini müjdelemesi(!) de gaftır!.. Bakkalları AVM\’lerden çok, teÄŸet geçen ekonomik kriz zorluyor. VaroÅŸlar ve taÅŸra bakkalı yeÄŸliyor ama iÅŸsizlik müşterileri ve harcadıkları parayı azaltıyor. Aslında tüm küçük esnaf ve zanaatkâr dertli. Dükkânlar kapanıyor, devrediliyor. Yerlerine umutla açılan yenileri de kısa sürede aynı akıbeti paylaşıyor. Tablo bu iken ve ayakta kalma mücadelesi veren küçük esnaf R. T. ErdoÄŸan\’dan yüreklerine su serpmesini beklerken, BaÅŸbakan kendisine destek vermiÅŸ bu önemli kitleye sırt çeviriyor!
Doktorlara, eczacılara, itfaiyecilere, demiryolu emekçilerine bakışı da deÄŸiÅŸik deÄŸil… BaÅŸbakan sıkıştıkça dengesini yitiriyor, esip üfürüyor. \”Bizi iktidara onlar mı getirdi?\” ifadesiyle* aslında herkese dikleniyor. Kendisini umut görüp destekleyenleri pervasızca kırıp döküyor.
AKP\’yi iktidara işçiler, gırtlağına kadar batmış küçük esnaf ve zanaatkârlar, dardaki çiftçiler, maaşıyla geçinemeyen memurlar, emekliler getirmediyse, sakat özelleÅŸtirmelerle iÅŸten atılanlar, iÅŸsizler getirmediyse, R. T. ErdoÄŸan\’ın arkamda dediÄŸi halk acaba kimlerden oluÅŸuyor? İktidara gelmesini saÄŸlayan seçmen ithal miydi?..
Milletvekillerinin peygamberlik ve türban odaklı kutsal dövüşü, TBMM\’de sadece havanda su dövülmesi nedeniyle nefret çekiyor. VatandaÅŸ peygamber aramıyor. GATA ise askeri hastane… GiriÅŸ çıkış kuralları vatandaşı dertlendirmiyor. İktidarı yıpratan halkın sorunlarını örtmeye çalışması!
AKP\’nin tek icraatı muhtemelen dış akıllara hizmet, yargının ve askerin yıpratılmasına çanak tutmak!.. Eskiden \”otuz iki kısım tekmili birden\” reklamlarıyla bitmek bilmeyen saçma filimler oynatılırdı. Seyirci başını sonunu karıştırırdı. Ortaya atılan tüm sivil ve askeri örgütlenme baÄŸlantılı darbe iddiaları bu filmlere benzedi… Kimin, neyin ne olduÄŸu anlaşılamayan Ergenekon davası, tabanca tüfek kazıları, kuru imza, ıslak imza, yüksek yargıç ve savcıların dinlenmesi, soruÅŸturulması, Tokat katliamında PKK yerine TSK\’nın suçlanmaya çalışılması, kendi derdindeki vatandaşın umursamadığı B. Arınç\’a suikast iddiası, kozmik oda araÅŸtırmaları, \”sarı kız\”, \”ay ışığı\”, \”kafes\” darbe planları, Poyrazköy hafriyatı, ÅŸimdilik son sansasyon \”balyoz\” harekâtı… Hiçbirinin, bırakın sonucu, doyurucu açıklaması bile yok…
Tüm gayretlere karşın, AKP halkın gözünde tüm sorunların sanığı olmaktan kurtulup, gönlünce mazlumu oynayamıyor!.. İş, aÅŸ derdindeki kitlelere çare olamadığı gün geçtikçe daha iyi görülen AKP kendine güvenli bir yol haritası çizemiyor anlaşılan…
Tersine, derdi ayyuka çıkmış işçinin, memurun, emeklinin, esnafın, zanaatkârın, çiftçinin bıçağın kemiÄŸe dayanmasıyla patlayan isyan haykırışı BaÅŸbakan\’ı çileden çıkarıyor!.. Darbe dedikodularıyla oy toplama hesaplarının dengesini bozanların başına iktidarın balyozunu kendisi indirmeye hazırlanıyor!.. Gerçi balyoz kendi elinde. Ama ÅŸimdilik… Seçimde en az dört partinin TBMM\’ye girmesiyle tüm planları suya düşecek! Biraz daha sabır…
Başbakan bizi şunlar, bunlar mı iktidara getirdi derken aslında satır aralarında bir gerçeği itiraf ediyor farkında olmadan?
Son seçimlerde çalınıp yokedilen oyları, bilgisayar programları ile yapılan oy sahtekarlığını ve ondan önce seçmen listelerinde yapılan manipülasyonları anlatıyor. Her türlü sahtekarlığın, hırsızlık ve arsızlığın doruğundaki bu zihniyetin gerçek anlamda oy veren seçmenin tercihlerinden doğal olarak korkusu ve çekincesi olmaz. Önümüzdeki seçimlerde de iplerini ellerinde tutup oynatan okyanus ötesi efendilerinin teknolojik, psikolojik ,parasal her türlü yardımıyla ve sanal oylarla iktidara devam etmeleri hiç şaşırtıcı olmayacaktır.
0 Comments.