Her sabah olduÄŸu gibi kalkıp, hemen \”risk check-list\’imin\” üstünden gidiyorum:
- Dış organlar: Hepsi çalışıyor, klavyenin tuşlarına basabiliyorum.
- Beyin: Alzheimer yavaÅŸ ilerliyor, ama \”girdi\” ve \”çıktı\” deliklerini ayırdedebiliyorum.
- Mide: Hala acılı kebabı kaldırabilir.
- Dünya: Biraz daha kirli ve pis kokulu, ama yerinde.
- Asya: O punk saçlı \”gook\” Kuzey Kore\’de nükleer deneme yapmış, radyasyon buraya kadar gelmez, G. Kore\’yle Japonya\’nın sorunu. GOP\’lara bulaÅŸmaz.
- İran: Ahmedinejad seçimle meÅŸgul, atom bombası denemez—ok!!!
- Anayasa değişikliği: TBMM meşgul, sonbahara kaldı—hey bayağı iyi bir güne başlıyoruz.
- IMF: O da sonbahara kaldı, ama Moodys\’den Mrs Kristin Lidow \”Türkiye\’nin, IMF ile anlaÅŸmamasının kredi notunu etkilemeyeceÄŸini\” söylemiş—oley, ÅŸimdi artık domuz pastırmamı yiyebilirim.
Sonra açıklamanın gerisi okuyorum, ve domuz pastırmam gırtlağımda kalıyor. \”[a]ncak, piyasalardaki belirsizliÄŸi ortadan kaldırıcı bir önlemin hemen alınması gerektiÄŸini söyledi… Bu arada, Türkiye\’nin, kendi başına yaptığı bir programda, dış finansman açığını finanse eden ve içerde de borcun milli gelire oranını kademeli olarak düşürüp sürdürülebilir bir yapıya kavuÅŸturabilecek bir program olması gerektiÄŸi ifade ediliyor\” (www.ntvmsnbc.com)
Ah, be Abla, öyle bir program olsa sana vermez miydik? Sen bizim Kristin Ablamızsın. Senin sekiz yıldır yaptığın açıklamalarla ne paralar kazandık. Ülke batarken \”ratinginiz deÄŸiÅŸmez,\” dedin. Tam krizden çıktık \”borç dinamiklerinizi beÄŸenmiyoruz\” dedin. Ne dedinse tersini yaptık, seni ÅŸortladık, dünyalığı yaptık Kristin Abla, senin için canımız feda. Sen, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmanın ve sırf çalıştığı kurum sayesinde senede 6 haneli maaÅŸ kazanmanın heykeli dikilecek bir örneÄŸisin. Büyüyünce ben de senin gibi olmak istiyorum.
Valla ben bir de \”Bas bas paraları Kristin Abla\’ya\” diye CD çıkartacaktım, ama sonra \”Bacımız olur, ailesi filan vardır\” diye vazgeçirdiler.
Sen hiç merak etme Kristin Abla, biz bu kredi darlığında, sendikasyon yokluÄŸunda, İsviçre\’de sakladığımız cukkalardan bir 30 milyar doları hemen bankalara yollar, dış finansman açığını kapatırız. ErdoÄŸan Abim de Putin\’le, Suud-ibn-Puut\’la konuÅŸur, petrol yine 30 dolara düşer, cari açık da kapanır. Programın o ayağını hallederiz. İç borçlanmaya dayalı bir büyüme hamlesinden de endiÅŸelenmiÅŸÅŸin. Helal valla, bu kadarını bile öğrenmen senin büyük inkiÅŸaf içinde olduÄŸunu gösterir. Sen yorma o güzel kafanı, git pedikürünle, makyajınla ilgilen. Åžimdi TCMB dedi ya seneye enflasyon %5, hükümet de derki büyüme %4.5, vergi gelirleri de %15 büyüyecek, biz de seneye hiç nominal harcamaları %8\’e fiksleyeceÄŸiz, faiz dışı fazlayı GSYIH\’nın %2.5\’uÄŸuna çekeceÄŸiz. Nasıl olsa Excel\’de palavra atmak kolay, sen her gün yapıyorsun. Sen de kağıdı kalemi alır hesap yaparsın…wow…wow. Kamu borcu/GSYIH 2012 yılında %30\’a iniyor. RATINGS UPGRADE!!! Yeter ki sen iste Ablam, biz yaratırız.
Sonra AA\’yı okumaya devam ettim. Uluslararası yatırım bankaları \”Türkiye İngiltere\’den daha az kırılgan\” demiÅŸler. HaÅŸa, ve külliyen yalan, hiç öyle ÅŸey olur mu? Biz çok kırılgan insanlarız. Bu yaz gelip bizde kalmazsanız, bir acı kahvemizi içmezseniz vallahi çok kırılırız. Hatta, ailecek bir de Göcek\’e Mavi Yolculuk yapalım. Acaba bu uluslararası yatırım bankaları daha geçen hafta \”Siz hiç telaÅŸlanmayın ey müşteri milleti, IMF ile anlaÅŸma bir ay içinde tamam\” diyen füze mühendisleri ile aynı kiÅŸiler mi olur? Çünkü ben onlarla tanışıp onları kucaklamak istiyorum. Sayelerinde 23 bin Endeks\’ten aldığım Tenekesan\’la KelepiroÄŸlu Ticaret 35 bin Endeksi geçti 40 bine el sallıyor. Onlar içinde Hadise\’nin \”Düm teka dümtek, elaleme gaz verek\” ÅŸarkısını \”coverladım\”, vallahi dinlemezlerse kırılırım. İşte ben öyle kırılganım bir adamım.
Yahu, İngiltere\’in poundu, dünyanın her yerinde geçerli para birim olmasa da, en azından Commonwelth\’de geçerli, ortalama borç vadesi 30 deÄŸilse, herhalde 15 yıl. Akılalmaz bir vergi toplama, o da olmazsa, mal satma kabiliyeti var. Koskoca impatorluktan kalan dış gelirleri var. Sizin Türkiye ile İngiltere\’yi karşılaÅŸtırmanızın absürdlüğünü Kristin Lidow bile anlar herhalde.
İşte bu yüzden Türk aracı kurumlarında araştırma yapmayı bıraktım. Siz yazıyorsunuz, en fazla 100 müşteriye gidiyor. Adam yazıyor, 10 bin müşterinin e-mailine düşüyor. Bunlardan bin tanesinin zaten okumaya vakti yok, ama almaya parası var. Rekabet şansınız nedir ki? Sakın birileri sizi iyi bir fikrin ve doğrunun daima alıcı bulacağına inandırmasın. Pazarlama ve dağıtım daima kazanır. Sakın burada yazdıklarımı da uygulamaya kalkmayın. Kristin Abla ne derse odur. Canım Ablam benim. Dükkan senin.