Türkiye\’ye Bu İhaneti Kimler Yaptı?

\’Kredi notumuz niye düşük? Türkiye\’ye haksızlık yapılıyor\’ tartışmaları ilginç bir boyut kazandı.

Önceki gün ekonomi basını ile bir araya gelen Fitch Türkiye Genel Müdürü AyÅŸe Botan Berker\’in, \”Darbe ihtimali yüzünden elimiz yüksek not vermeye varmadı.\” yönündeki sözleri, baÅŸka bir dönemde Meclis gündemine taşınacak kadar önemli.

KonuÅŸan kiÅŸi, sıradan biri deÄŸil. Berker, dünyada ülke ve ÅŸirketlerin kredibilitesine karar veren ilk üç markadan birinin Türkiye ÅŸefi. Ne diyor özetle Berker? \”2007\’den itibaren yaÅŸanan e-muhtıra, 367 krizi gibi geliÅŸmeler dışarıda sürekli aleyhte propaganda yapanları haklı çıkardı maalesef. Notunuz düşük, kabul ediyoruz. Yukarı çekmek istediÄŸimizde ya siyasi gerginlik oluyor ya da negatif yorumlar Türkiye\’deki kalemler tarafından piyasaya servis ediliyor.\”

Peki kim bunlar?

Peki kim bunlar? AyÅŸe Hanım, isim vermedi. Ama \”Yatırım bankalarına, belli gruplara sorun.\” diyerek, düşük notlar yüzünden yüksek faiz ödüyor olmamıza içten içe kimlerin sevindiÄŸini ima etti. \”Hatta birkaç kere kendi aramızda tam gündeme getiriyoruz, Türkiye\’de bir ÅŸey oluyor. Siyasî dalgalanma, 27 Nisan muhtırası… Komiteye pozitif görüş sunmayı hedefliyorduk ki; dalgalanmalar bunu etkiledi.\” ÅŸeklindeki cümleler, medyada sınırlı bir ÅŸekilde yer alabildi. Yeri gelmiÅŸken, toplantıyı Anadolu Ajansı da takip etmesine raÄŸmen abonelerine geçtikleri haberde darbe meselesinin özenle ayıklanmış olması da dikkatlerden kaçmadı. Bazı gazetelerin tartışmasız haber deÄŸerine sahip bu ayrıntıları baÅŸlık ya da metinde sansürlemesi de manidar. Demek yüksek faizle borçlanmamızın en önemli sebeplerinden birine iliÅŸkin karşı taraftan gelen itiraf gibi beyanların kıymeti harbiyesi yok. Ya da hep o meÅŸum senaryo iÅŸliyor. \’Biz içeriden, siz dışarıdan\’ ÅŸeklinde baÅŸlayan gaflet ifadeleri hâlâ tedavülde.

İngiltere\’nin önde gelen bankalarından Royal Bank of Scotland (RBS) kredi derecelendirme kuruluÅŸlarının ülkemize haksızlık yaptığını belirtmesi karşısında ehli insaf yabancıların daha objektif kaldığını söylemek abartı sayılmaz. Tahmin edileceÄŸi gibi bu bilgi de kamuoyundan özenle saklandı. Moody\’s\’in baÅŸkan yardımcısı, Mart 2008\’de AKP\’ye açılan kapatma davasının akabinde söz konusu geliÅŸmenin kredi notunun yükselmesini engelleyeceÄŸini belirtmiÅŸti. Bakın Fitch Genel Müdürü Berker de aynı noktaya dikkat çekiyor: \”Parti kapatma davası, ÅŸu olay bu olay derken darbe olabilme ihtimaline kadar ki basın bunu gayet iyi söylüyor. Biz sizlerin takipçisiyiz. Aslında bunlara kadar konuÅŸma baÅŸlayınca o zaman ülkenin siyasî stabilitesinin varlığından söz etmek çok mümkün olmuyor.\” Birileri hâlâ kalkıp finansman ihtiyacının giderilmesi için IMF ile anlaşılmalı deme kolaycılığını tercih ediyor. Hazine faizindeki 100 baz puanlık artışın ülkeye yıllık 1 milyar TL\’den fazla yük getirdiÄŸi biliniyor. Hal böyle iken kredi notumuz düşük kaldıkça toplamda bir hesap yapıldı mı bilmiyoruz. KeÅŸke belge-eylem planı hazırlamaya meraklı bir kısım zevat bunu da alt alta yazsa. Birilerinin cebine giden milyar dolarlarla kaç hastane, kaç ilköğretim okulu, kaç baraj yapılabileceÄŸi belgenin ÅŸerh bölümüne ilave edilse de fotoÄŸrafı netleÅŸse.

Bir ülke düşünün ki BaÅŸbakan\’ın \’IMF siyasi sonuçlar doÄŸuracak tavizler istiyorsa biz bunu kabul edemeyiz\’ sözleri yine ipe un seriyor ÅŸeklinde yorumlansın. Pazarlık masasında kredi notumuzun niye düşük olduÄŸu da müzakere ediliyor Türkiye\’nin 2001 ÅŸartlarında olmadığı gerçeÄŸinin kabul edilmesi gerektiÄŸi de… Macaristan anlaÅŸma yaptı kredi de kullandı. Sonuç. İflaslar iflasları takip ediyor. Yabancı sermaye hızla göç ediyor bu ülkeden. Kredi notundaki ikircikli tavır IMF bahsinde de tıpatıp aynı. Kendi ayakları üzerinde duran bir ülke idealine gönül veren herkes tiplere ayrılıyor, kategorize ediliyor. Borçlu ve bağımlı bir Türkiye tezinin müdafiileri ise el üstünde. Mustafa Denizli\’ye çok kızmıştık Milli Takım\’ın başında iken sarf ettiÄŸi \’içimizdeki İrlandalılar\’ sözleri sebebiyle. Futbolda fanatizmi körüklemiÅŸ olabilir Mustafa hoca bu ÅŸekilde. Ama darbe söylentileri ile ülkenin reytingini düşük gösterenlere \’cuk\’ oturuyor bu tabir. Mikro milliyetçiliÄŸin tuzağına düşmeden anlamaya çalışırsak tabii…

ANADOLU SERMAYESİNE GÜVENMEYİN

Her ÅŸey yolunda giderken \’Siz bilmiyorsunuz. Araba yakında ÅŸarampole yuvarlanacak. Anadolu sermayesine güvenmeyin. Bizi destekleyin.\’ diyenlerin varlığından haberdardık. AyÅŸe Hanım, biraz daha somutlaÅŸtırdı, çemberi daralttı. Darbe olacak diye notumuz artmamış. Reel kesimin kur riski üzerinden ekonomi yönetimine salvo üstüne salvo indiren iktisatçılarımızın kulakları çınlasın.

Öyle ya! Yıllık yüzde 10 büyürken bile notumuz artmıyorsa bugün niye deÄŸiÅŸsin bu tablo? Brüksel\’de, Londra\’da, Washington D.C.\’de, New York\’ta Türkiye\’nin risk priminin yükseldiÄŸini ekranda gördüğünde ellerini ovuÅŸturan bizimkiler(!) varken yabancıya ne hacet! Notlar aÅŸağı, faizler yukarı. Darbe mi? O zaten raporların, ikili görüşmelerin vazgeçilmez sosu. Yine de AyÅŸe Hanım\’a, dilimizin ucundaki acı gerçekleri samimi bir dille aktardığı için teÅŸekkür borçluyuz.

Leave a Comment