Al Sana Nükleer!

\"\"Libya Mibya dalgasına bi türlü yazamamıştım, Suriye patlamadan aradan çıkarayım şunu bari.

Japonya 9\’la sallandı, Star Haber\’in şövalyeleri Turgut Erat ve ÅŸef kameramanımız Mustafa Åžap, ilk uçakla uçtu. İzlemiÅŸsinizdir mutlaka, hazin tabloların yanı sıra, artçı depremleri bile canlı yayında aktardılar. Ve, ekranlara yansımayan çok enteresan bir hadiseye ÅŸahit oldular.

Gazze\’ye Mavi Marmara\’yı gönderen İnsani Yardım Vakfı, Tokyo Camisi\’nde bağış topladı, bu bağışlarla bisküvi filan aldı, apar topar kamyonet kiraladı, tsunaminin vurduÄŸu Sendaikentine doÄŸru yola çıktı. Bizim çocuklar da oraya gidiyordu… PeÅŸ peÅŸe otobana girdiler, ki, ÅŸak, polis durdurdu. Sendai\’ye gitmek için özel izin kâğıtları gerekiyordu. Gösterdiler izin kâğıtlarını… Polis, bizimkilere \”Gidebilirsiniz, buyrun geçin\” dedi. Ancak, İnsani Yardım Vakfı gönüllülerine \”Siz gidemezsiniz\” dedi. Turgut baktı ki, kamyonete izin vermiyorlar, bastı frene, indi, gitti polisin yanına \”KardeÅŸim, size yardım götürüyorlar, niye engelliyorsunuz?\” diye sordu. Polis ne cevap verdi biliyor musunuz?

\"/_np/8215/13028215.jpg\"\”Muayenesi yok!\”

Evet… O imkânsızlıklar ortamında anca bulunan, alelacele kiralanan köhne kamyonetin muayene tarihi geçmiÅŸti, trafiÄŸe çıkmasına bu yüzden izin vermiyordu polis.

9 ÅŸiddetinde sallanmış, okyanus memleketi yutmuÅŸ, üstüne nükleer santral patlamış, hâlâ, trafiÄŸe çıkan araçların muayenesini kontrol ediyor… Çünkü, biliyor ki o Japon polis, doÄŸal afete amenna ama, insani vurdumduymazlığa göz yumulması mümkün deÄŸildir. Biliyor ki, nükleer santral dahil, yaÅŸadığımız faciaların birinci sebebi, gereÄŸini yapmayan insandır.

Döndü Türkiye\’ye Turgut\’la Mustafa… \”Gidin radyasyonunuzu ölçtürün\” dedik. Çünkü, ahali burda suÅŸi yemeyi bile kesmiÅŸken, telefonda yalvarmamıza raÄŸmen, bizi dinlememiÅŸ, patlayan nükleer santralın burnunun dibine kadar girmiÅŸlerdi. (Bu mesleÄŸi yaptığım için kendimden iÄŸrendiÄŸim haftalardan biriydi, çünkü, Turgut\’la Mustafa\’yı oraya gönderirken, mesleÄŸin gereÄŸini yapacaklarını, böyle bi ÅŸeye kalkışacaklarını biliyordum aslında.)

Çok şükür, temiz çıktılar…
Ve, taaa Japonya\’ya göndermemize raÄŸmen, nükleer felaketle ilgili en
müthiÅŸ haberi İstanbul\’da yakaladılar.

Taksim EÄŸitim ve AraÅŸtırma Hastanesi\’ndeki Nükleer Tıp Merkezi\’ne gittiler. Ki, İstanbul\’daki en önemli
radyasyon ölçüm merkezlerinden biridir. Hasta kayıt odasında beklerken, bu manzarayı gördü Turgut, çıkardı cep telefonunu çekti, bana getirdi.

Semavere dokunmayın
Elektrik kaçırıyor…

Ha memlekete nükleer santral kurmuşsun.
Ha evine tüp bağlatmışsın yani!

Leave a Comment